SABIRI TANIMAK VE TANITMAK !
Ogrenmek icin zaman gerekir, sabir gerekir, ustalari izlemek gerekir.
Dunya hizlandikca zaman kisalabilir, ama ogrenmenin esasi degismez.
Cin'de ve Hint diyarlarinda yuzyillardir anlatilan bir hikayede konu,
ogrenmenin degismeyen esasidir...
Genc bir adam, degerli taslara ilgi duyarmis
ve mucevher ustasi olmaya karar vermis.
"Bu meslegi yapacaksam, iyi bir mucevher ustasi olmaliyim,"
diye dusunmus ve Ulkedeki en iyi mucevher ustasini aramaya baslamis.
Sonunda bulmus; yanina varmis,
bir süre bekledikten sonra usta tarafindan kabul edilmis.
"Anlat, dinliyorum," demis usta. Genç adam anlatmaya baslamis,
taslara ilgi duydugunu ve iyi bir mücevher
ustasi olmaya karar verdigini heyecanla anlatmis.
Yasli usta sesini cikarmadan genç adami dinlemis,
sözleri bitince de ona bir tas uzatmis,
"Bu bir yesim tasidir," dedikten sonra genç adamin avucuna
tasi birakmis ve avucunu kapatmis.
"Avucunu aynen böyle kapali tut ve bir yil boyunca hiç açma.
Bir yil sonra tekrar gel. Haydi simdi gule gule,"
demis ve saskin genç adami öylece birakip kalkmis,
odadan çikmis.
Genç adam evine dönmüs, kendisini merakla bekleyen
annesiyle babasina neler oldugunu anlatmis.
Anlattikca da kendisine çok anlamsiz gelen
bu hareketi ve soguk konusmasi nedeniyle
kizdigi ustaya olan öfkesi artiyormus.
Günler geçmeye baslamis.
Genç adam sürekli söyleniyor, ama avucunu hiç açmiyormus.
"Nasil böyle budalaca bir sey yapmami ister?
Bir de ülkenin en iyi mücevher ustasi olacak.
Bu saçmaliga bir yil boyunca nasil katlanacagim,
böyle bir eziyetle nasil yasarim?
Bu ne biçim ustalik. Ustalik kaprisi yapacaksa,
bari basindan yapmasaydi."
Devamli söyleniyor, her önüne gelene ustadan yakiniyor,
ama avucunu hiç açmiyormus. Avucu kapali uyuyor,
bütün islerini diger eliyle yapiyormus.
Ve bu duruma da giderek alismaya,
diger elini çok rahat kullanmaya baslamis.
Uyurken de yanlislikla avucu acilip tas dusmesin diye hep yari uyanik uyuyormus.
Böylece bir yil geçmis, her günü zorluklarla dolu,
her gecesi de yarim uykuyla yasanmis bir yili tamamlanmis.
Ve o gün gelmis.
Genc adam tam bir yil sonra, büyük ustanin karsisina çikmis.
Usta bir süre beklettikten sonra yanina gelince,
genç adam ne kadar saçma bulursa bulsun,
bu sinavi basariyla tamamlamis olmanin verdigi gururla elini uzatmis,
avucunu açmis. "iste tasin," demis.
"Bir yil boyunca avucumda tasidim, simdi ne yapacagim?"
Yasli usta sakin bir sesle cevap vermis:
"Simdi sana bir baska tas verecegim,
onu da ayni şekilde bir yil boyunca avucunda tasiyacaksin."
Bu söz üzerine genç adam bütün sükunetini kaybetmiş,
bagirip çagirmaya baslamis. Yasli ustayi bunaklikla, delilikle suclamis,
mücevher ustaligini ögrenmek için gelen genc bir insana böyle eziyet ettigi icin,
hasta oldugunu bagira cagira söylemis.
Genç adam bagirip cagirirken, yasli usta ona hissettirmeden
bir tasi avucuna SIKISTIRMIS. Öfkeden yüzü kipkirmizi genc adam,
bir yandan bagirip çagirirken avucundaki tasi hissetmis.
Durmus, tasi biraz daha SIKMIS ve heyecanla konusmus:
"Bu TAS, YESIM TASI degil usta!.."
Bence bu adam artik iyibir mucehver USTASI oldu..SABIRLA...
Ogrenmek icin zaman gerekir, sabir gerekir, ustalari izlemek gerekir.
Dunya hizlandikca zaman kisalabilir, ama ogrenmenin esasi degismez.
Cin'de ve Hint diyarlarinda yuzyillardir anlatilan bir hikayede konu,
ogrenmenin degismeyen esasidir...
Genc bir adam, degerli taslara ilgi duyarmis
ve mucevher ustasi olmaya karar vermis.
"Bu meslegi yapacaksam, iyi bir mucevher ustasi olmaliyim,"
diye dusunmus ve Ulkedeki en iyi mucevher ustasini aramaya baslamis.
Sonunda bulmus; yanina varmis,
bir süre bekledikten sonra usta tarafindan kabul edilmis.
"Anlat, dinliyorum," demis usta. Genç adam anlatmaya baslamis,
taslara ilgi duydugunu ve iyi bir mücevher
ustasi olmaya karar verdigini heyecanla anlatmis.
Yasli usta sesini cikarmadan genç adami dinlemis,
sözleri bitince de ona bir tas uzatmis,
"Bu bir yesim tasidir," dedikten sonra genç adamin avucuna
tasi birakmis ve avucunu kapatmis.
"Avucunu aynen böyle kapali tut ve bir yil boyunca hiç açma.
Bir yil sonra tekrar gel. Haydi simdi gule gule,"
demis ve saskin genç adami öylece birakip kalkmis,
odadan çikmis.
Genç adam evine dönmüs, kendisini merakla bekleyen
annesiyle babasina neler oldugunu anlatmis.
Anlattikca da kendisine çok anlamsiz gelen
bu hareketi ve soguk konusmasi nedeniyle
kizdigi ustaya olan öfkesi artiyormus.
Günler geçmeye baslamis.
Genç adam sürekli söyleniyor, ama avucunu hiç açmiyormus.
"Nasil böyle budalaca bir sey yapmami ister?
Bir de ülkenin en iyi mücevher ustasi olacak.
Bu saçmaliga bir yil boyunca nasil katlanacagim,
böyle bir eziyetle nasil yasarim?
Bu ne biçim ustalik. Ustalik kaprisi yapacaksa,
bari basindan yapmasaydi."
Devamli söyleniyor, her önüne gelene ustadan yakiniyor,
ama avucunu hiç açmiyormus. Avucu kapali uyuyor,
bütün islerini diger eliyle yapiyormus.
Ve bu duruma da giderek alismaya,
diger elini çok rahat kullanmaya baslamis.
Uyurken de yanlislikla avucu acilip tas dusmesin diye hep yari uyanik uyuyormus.
Böylece bir yil geçmis, her günü zorluklarla dolu,
her gecesi de yarim uykuyla yasanmis bir yili tamamlanmis.
Ve o gün gelmis.
Genc adam tam bir yil sonra, büyük ustanin karsisina çikmis.
Usta bir süre beklettikten sonra yanina gelince,
genç adam ne kadar saçma bulursa bulsun,
bu sinavi basariyla tamamlamis olmanin verdigi gururla elini uzatmis,
avucunu açmis. "iste tasin," demis.
"Bir yil boyunca avucumda tasidim, simdi ne yapacagim?"
Yasli usta sakin bir sesle cevap vermis:
"Simdi sana bir baska tas verecegim,
onu da ayni şekilde bir yil boyunca avucunda tasiyacaksin."
Bu söz üzerine genç adam bütün sükunetini kaybetmiş,
bagirip çagirmaya baslamis. Yasli ustayi bunaklikla, delilikle suclamis,
mücevher ustaligini ögrenmek için gelen genc bir insana böyle eziyet ettigi icin,
hasta oldugunu bagira cagira söylemis.
Genç adam bagirip cagirirken, yasli usta ona hissettirmeden
bir tasi avucuna SIKISTIRMIS. Öfkeden yüzü kipkirmizi genc adam,
bir yandan bagirip çagirirken avucundaki tasi hissetmis.
Durmus, tasi biraz daha SIKMIS ve heyecanla konusmus:
"Bu TAS, YESIM TASI degil usta!.."
Bence bu adam artik iyibir mucehver USTASI oldu..SABIRLA...